Allaha adanmış bir ömür Adnan Oktar
Ne çetrefilli bilmece
Ben söylerim hece hece
Allahtan emir gelince
Ayrılır pisi temizi
Derinlerde saklı gizi
Bilenlere selam olsun
Bilmeyenler bilsin bizi
Sevgili okuyucularım sizleri sevgi ve saygı ile selamlıyorum. Yıl 2018 Temmuz 11. Sayın ADNAN OKTAR ve arkadaşlarına gündemi sallayan bir operasyon gerçekleşti. Bu operasyonun gerçekleşmesini kim yada kimler istemişti. Bu operasyonda asıl hedef hükümeti itibarsızlaştırmak mıydı?
1990 Miss Globe Türkiye güzeli, Tv. ve radyo programı yapımcısı, Milli Gazete ve çeşitli gazetelerde köşe yazarlığı yapmış Gülay Pınarbaşı ile yapmış olduğum söyleşiyi sizler ile paylaşıyorum.
Asel UÇAK: Sayın Gülay Pınarbaşı, kendinizden kısaca bahsedebilir misiniz?
GülayPINARBAŞI:1990'da Miss Globe Türkiye Güzeli seçildim, yurt içinde ve yurt dışında birçok defile ve organizasyona katıldım.Fatih Harbiye, İki Kızkardeş gibi televizyon dizilerinde rol aldım.Ölümsüz Diriliş, Kelebekler Sonsuza Uçar, İskilipli Atıf Hoca gibi dini ağırlıklı sinema filmlerinde başrol oynadım.Aktüel Kreasyon isimli bir dergide moda editörlüğü ve halkla ilişkiler müdürlüğü yaptım.Birçok reklam filminde rol aldım, çeşitli defile ve organizasyonlarda koordinatörlük yaptım.İslam'a yöneldikten sonra 1 yıl Vakit Gazetesi'nde, 23 yıl Milli Gazetede köşe yazarlığı yaptım.1994 Şubatında Refah Partisi'ne katıldım.Bu katılım yurt çapındabüyükyankıuyandırdı. Yurt içinde ve yurt dışında Mektup, Genç Birikim, Anadolu Gençlik, Hollanda Platform Dergisi gibi dergilerinde makalelerim yayımlandı. Birçokinternetsitelerinde köşe yazarlığı yaptım.Yeniden İslama ve"İslamın Yükselişi adında iki kitap yazdım.Uluslararası İslam Dünyası Gazeteci ve Yazarlar Derneği tarafından "2012 Yılının Yazarı ödülüne layık görüldüm.Çeşitli gazetelere röportajlar verdim, Yaratılış mucizeleri ve güzel ahlak konularında halkı bilinçlendirme çalışmaları gerçekleştirdin.A9 TV programlarında sunuculuk ve yorumculuk yaptım.Yurt içinde bilimsel seminerlere, Darwinizm'in ve materyalizmin geçersizliği, PKK ile mücadele konulu konferanslara katıldım.Post prodüksiyon, kurgu/montaj, web tasarım, AfterEffect, AdobePremiere CS, Adobe Media Encoder, AdobeSaundbooth, Lineer Editing eğitimi aldım ve çok güzel projelere imza attım.Sonrasında A9 TV'de belgesel yapımcılığı görevi üstlendim. A9 Tv'de tıp, sanat, hukuk, siyaset programlarının yapımcısı olarak görev aldım.Ayrıca Radyo programlarım var. Toplumdaki ahlaki çöküşünün önüne geçilmesi, çocuk eğitimi konularında, aile kurumunun önemi konularında programlar yaptım.Yazılarımda ve programlarımda İslamın ve Kuran ahlakının güzelliğinden dünya hayatının geçiciliğinden bahsedip, ahir zamanda olduğumuzu anlatıyorum.Hz. Mehdinin ve Hz İsanın gelişini müjdeliyorum.Tüm Müslüman âlemini çok güzel anlı şanlı bir altın çağ dönemini beklediğine inanıyorum.Özetle Allah'ın varlığını ve birliğini insanlara tebliğ etme gayreti içindeyim diyebiliriz.
Asel UÇAK: Sayın Adnan Oktar'ın İngilterede bulunan Derin Devletin oyunlarını ÜST AKIL İNGİLİZ DERİN DEVLETİNİN İÇ YÜZÜ adlı kitabı ve canlı yayınlarında ifşa ettiği bilinmekte. Yıl 2018 Temmuz 11. Adnan Oktar ve arkadaşlarına gündemi sallayan büyük bir operasyon gerçekleşti. Operasyonun gerçekleşmesini kim ya da kimler istemişti.Sayın Gülay Pınarbaşı üst akıl İngiliz derin devletinin amacı nedir sizden dinlemek isterim.
GÜLAY PINARBAŞI: Asel hanım insanları ve toplumları bir araya getiren çok önemli değerler vardır:Toplumların manevi gücü, Milliyet bağları, ortak kültürleri, ortak vatanları ve aile bağları.Eğer bunlar ortadan kalkarsa toplumların bir arada kalmaları için bir sebep kalmamış olur.Ayrılır dağılırlar, bölünürler, aralarında sürekli olarak kargaşa ve kavga çıkar.Artık bir şeyler için birlikte mücadele edebilme, birlikte sevinme, birlikte var olma güçlerini tamamen kaybederler.İşte İngiliz derin devleti toplumları dağıtmak ve bölerek kendine bağımlı kılmak için özellikle bu değerleri hedeflemiştir.Çünkü Din ve Manevi güç toplumları diri ve güçlü tutan bir unsur; insanlar manevi değerlerle birbirlerine kenetlenirler. İnsanlar manevi anlamda zayıflamaya başladıklarında onları bir arada tutan milli birlik duygusunu da yavaş yavaş yitirmeye başlarlar.Elbette bu da bir strateji ile olur.Binlerce yıl birlikte yaşayan toplumların bir anda ırk farklılığı safsatası nedeniyle birbirleri ile savaştıkları Balkanlarda, Ortadoğuda, Afrikada defalarca gördük.
Eğer elinizde gücünüz varsa dünya çapında güç sahiplerine ulaşabiliyorsanız yargı, basın, siyasi kollarda hâkimiyet gücünüz varsa, milletlere etki etmek ve onların düşünce ve ideolojilerini istediğiniz gibi değiştirmek kolay olur.Elbette bunu güçlü imana, güçlü ve sağlam ideolojik temellere sahip insanlar için söylemiyorum.İngiliz derin devleti kendi güçlerini kullanarak ilk planda darwinist ideolojiyi dünya çapında yaygınlaştırdı.İnsanlar önce bu saçmalık ne dediler ama sonra bu yalanı bilim adamlarına, üniversite profesörlerine, basına hatta din adamlarına söyletmeye başladıklarında insanlar da bir anda saçmalıklarla dolu bir yalana inanmaya başladılar.Öyle ki şu anda evrim teorisi tüm dünyada müfredatta.Bu konuda üniversite kürsüleri var. Karşı geleni üniversiteden uzaklaştırıyorlar.Bu şekilde zorbaca put haline getirdiler.İşte bunun en temel nedeni evrim safsatasının bir ideoloji olarak ortaya çıkması ve insanları Allah inancından uzaklaştırmasıdır.Evrim materyalist ideolojinin temeli olduğundan materyalizmin temel fikri olan dinsizlik, devletsizlik, ailesizlik ve milliyetsizlik kavramları git gide insanlar arasında makul görülmeye başlanmıştır.Yani insanları birbirine bağlayan bağ koparılmıştır.İşte bu aşamadan sonra milletleri parçalamak çok kolay oldu.Şu an Ortadoğuya, balkanlara, Afrikaya bir baktığınızda bu manzaranın İngiliz derin devletinin tam istediği gibi olduğunu göreceksiniz.
Asel UÇAK: Bu yapılanma dünyada büyük bir güç olmayı nasıl başardı?
Gülay PINARBAŞI:Tüm sapkınlıkların ideolojik temeli olan darvinizm yaygınlaştırıldı.İmanlı bir halk üzerinde tahakküm kurmak zordur.Ama imanını ve manevi bağlarını kaybetmiş halklar hemen darmadağın olur sürüklenirler.İşte İngiliz derin devleti bu politikayı uyguladı.Önce halkları kendi içinde böldü.Bunun için yöntemler çok bilindikti.Ama bölgelere göre farklı farklıydı.Bazı Ortadoğu ve Afrika ülkelerinde bunlar iç savaşlar olarak kendini gösterdi.Arap baharı bir başkaldırı görünümünde sunuldu.Oysa halkları perişan etmek ve ülkeleri bölmek için bir projeydi.Başarılı da oldu.Lübnan mahvoldu, Irak, Libya bölünüp parçalandı, Suriye'nin durumundan bahsetmeye bile gerek yok. İngiliz derin devleti bu uygulamayı bazı yerlerde darbelerle bazı yerlerde turuncu devrimlerle gerçekleştirdi.Bu arada dünya savaşlarının da önceden planlı savaşlar olduğunu da belirtmem gerekiyor.Dünya çapında savaşlar, dünya çapında İngiliz derin devletinin güçlenmesi, silahların kullanılması ve satılması, ticari gücün katlanması ve toplumların İngiliz Derin Devletinin istediği seviyelere gelmesi bakımından önem taşımaktadır.İngiliz derin devleti şeytani bir güç olduğundan bu planların tümünü acımasızca yapar ve uygular.
Asel UÇAK: Karşımızda gücünü şeytandan alan büyük bir hain yapılanmadan bahsediyoruz.Elbette Sayın Adnan Oktar'ın İngiliz derin devletini ifşa etmesi hoşlarına gitmemiştir.Son zamanlarda özellikle ekonomik anlamda hain ataklarının arttığını gözlemleyebiliyorum.Sizce Türkiyeye yönelik planlarında başarılı oldular mı?
Gülay PINARBAŞI:Türkiye daima İngiliz derin devletinin hedefindeki bir ülke. Ülkemiz Yüce Rabbimiz tarafından özel olarak korunan bir ülke olduğundan şimdiye kadar İngiliz derin devletinin birçok planı ters tepmiştir. Örneğin gezi kalkışması;İngiliz derin devletinin Avrupa'daki turuncu devrimlerinin bir kopyasıdır.Uygulanan her ülkede başarıya ulaşan bu strateji ülkemizde başarıya ulaşamadı.15 Temmuz hain darbe girişimi tamamen bir İngiliz Derin Devleti planıdır.Bu plan ülkemizde başarısız oldu.
Ancak ardından gelişen olaylarda İngiliz derin devletinin dâhili var. Şu anda insanların adalet sistemine olan güvenlerini kaybetmeleri, istatistiklere göre konuşuyorum hepsi aslında darbe girişimi sonrası istikrarsızlıklardan faydalanan İngiliz derin devletinin oyunlarıdır.
Asel UÇAK: Yaşadığınız operasyonun İngiliz derin devleti kaynaklı olduğunu mu düşünüyorsunuz?
Gülay PINARBAŞI:Yaşadığımız operasyon baştan sona İngiliz derin devleti planıydı.Bunun çok çeşitli sebepleri var. Ülkemizde İngiliz derin devleti tarafından oluşturulması planlanan dinsizleştirme, devletsizleştirme politikası Adnan Bey'in ve bizlerin çabasıyla çok büyük sekteye uğradı.Kendilerini dinden uzak hatta dine tepkili gören sahil kesimi gençleri dahi dine ve manevi değerlere yakınlaşır hale geldiler.Türkiyede dindarım diyenlerin oranı yüzde doksanlara ulaştı.Bu durum doğal olarak milliyetçiliği, aile bağlarını ve devlete bağlılığı da güçlendirdi.Aslında 15 Temmuz ile ortaya çıkan var gücüyle vatanı savunan ruh da bunun tezahürüydü. Kısacası İngiliz derin devletinin planladıklarının aksine bir yapı gelişmeye başladı.Ve bunu sağlayan Adnan Oktar ve arkadaşlarıydı.Adnan Oktar, uzun zaman boyunca yayınlarda İngiliz derin devleti konusunun özellikle üzerinde durmaya başladı.Ardından iki dev kitap çıkardı.Bu kitaplarda İngiliz derin devletinin iç yüzü tüm detayları ile anlatılıyor ve aldatma yöntemleri sergileniyordu.Bu kitaplar zaten İngiliz derin devleti üzerinde büyük bir şok oluşturdu.Bunun sonrasında Adnan Oktar üçüncü bir kitap daha hazırladığını ancak bu kitabın içeriğini Mecliste gizli bir oturumda açıklayacağını yetmiş üç CD dolusu belge yayımlayacağını belirtti.Zaten bu açıklama son noktayı oluşturdu.Hemen akabinde İngiliz istihbaratının en üst düzey isimleri ve Lordlar kamarasından kişiler heyet halinde Türkiyeye gelip bazı görüşmeler yaptılar. Bu görüşmelerin görüntüleri basına da yansıdı.Bu görüşmelerde tek talepleri vardı Sayın Adnan Oktar'ın kültürel faaliyetlerinin durdurulması. Nitekim operasyondan sonra yapılan ilk şey de Adnan Oktar'ın eserlerini basan yayınevine kayyum atanması, Harun Yahya kitaplarının imha talebinde bulunulması, Harun Yahya internet sitelerinin kapatılması oldu. İngiliz derin devletinin devlet içinde çöreklenmiş bir yapılanmayı kullanarak yaptığı bu operasyondan ne Cumhurbaşkanımızın ne İç işleri bakanımızın ne de Adalet bakanımızın haberi olmadı.Zaten bu bile başlı başına bu durumun İngiliz derin devleti kontrolünde geliştiğinin kanıtıdır.Kurulan kumpasın çapı çok genişti ama biliyorsunuz her yalan bir gün mutlaka açığa çıkar. Türkiyenin geçmişinde de birçok kumpas davası oldu. Sayın Adnan Oktar defalarca komplo ve kumpaslara maruz kaldı. Her defasında da hepsinden aklanarak çıktı. Biz devletimizin aklına yargının işleyişine güveniyoruz.
Asel UÇAK:Teşekkür ederim güzel ve aydınlatıcı bir söyleşi oldu.Bir daha ki söyleşimiz de Sayın Adnan oktar kimdir ve Dünya çapındaki çalışmaları nelerdir gibi soruların cevaplarını sizden almak isterim.
Gülay PINARBAŞI:Tabi inşaALLAH Ben teşekkür ederim Asel hanım.
Tugba
6 Şubat 2022 PazarÇok istifade ettiğim bir röportaj oldu, çok teşekkürler. gülay hanım çok önemli konular anlatmış
Zehra
29 Aralık 2021 ÇarşambaŞu andaki dünyanın ve türkiye’nin haline bakarsak bir şeytani gücün pençesinde olduğumuz gayet aşikar bu şeytani güçlerin adnan oktar’ı susturulmuş istediği de çok net vicdanıyla bakan herkes bunu çok açık görür. maide suresi, 8. ayet: ey iman edenler, adil şahidler olarak, allah için, hakkı ayakta tutun. bir topluluğa olan kininiz, sizi adaletten alıkoymasın. adalet yapın. o, takvaya daha yakındır. allah’tan korkup-sakının. şüphesiz allah, yapmakta olduklarınızdan haberi olandır.
Arslan ali
28 Aralık 2021 SalıYaklaşık 6 sefer silivri’de mahkemede bulundum.atilan suçlamalarda gördüğüm hiç bir şekilde delil olmaması dikkatimi çekti.yargilamada binlerce usulsüz lük olması halkın vijdanında yargıya olan güveni sarssada yüce türk adaleti doğru kararı verecektir.inşaallah
Emine
28 Aralık 2021 SalıÇok güzel ve aydınlatıcı bir söyleşi olmuş asel hanım, büyük bir heyecanla devamını bekliyoruz .
Cengiz
28 Aralık 2021 SalıMaşaallah elhamdülillah sübhanallah çok güzel bir röportaj.