EREĞLİ GÜNEŞ GAZETESİ

Üzeyir Akbulut:

Sanırım 1992 yılıydı, Avukatlık mesleğini Ereğli’de icra ediyor ve Milliyetçi Çalışma Partisi Ereğli ilçe Başkanlığı’nı da yürütüyordum. Bir yakınımın tavsiyesi ile bir bekçi arkadaştan Kırıkkale marka kısa dokuz bir silah almıştım. O zaman avukatların silah taşıma ruhsatı alma hakları yoktu ama parti ilçe yöneticisi olduğumdan taşıma ruhsatını almıştım. Çok temiz bir silahtı, nerdeyse hiç kullanılmamış ve iyi bakılmış. Kabzasını gümüş kakma yaptırmış ve birkaç tanede kılıf almıştım taşımak için. Bir dönem koltuk altı taşıdım. Avukatlık sonrası, asistanlık döneminde ve İstanbul’da avukatlık yaptığım zamanlarda hiç taşımadım silahımı. Babama devretmiştim ruhsatı bulundurma olarak, iki dönemde babamda kaldıktan sonra yakın bir tarihte emniyete teslim etmişti silahı. Silahı satın aldığım bekçi arkadaş hep derdi; “on kardeşten iyi yüz düşmandan beterdir silah taşımak” diye. Maalesef yüz düşmandan beter bir alet silah ve bunu taşımak da ayrı bir dert. Silahı taşıdığım süre bir defa kullanmak nasip olmadı bundan sonrada hiç kullanmak nasip etmesin Rabbim. Öyle zamanlarım geldi ki çekip vurmak istedim karşıdakini. Ama sabır,sabır,sabır,aksi halde tüm dünyanız bir anlık kızgınlıkla karara bilir. Türkler niye silah taşırlar diye araştırma yapsalar en büyük sebep bizim millet olarak silaha olan tutkumuz gelir. Bizde at,avrat ve silah üçlüsünün yeri ayrıdır. Atların yerini yeni dönemde arabalar aldı diğer ikisi ise baki kaldı. Birde güvenlik sorunu var tabii ki, silah taşıma gerekçesi olarak. Maalesef büyük şehirlerde ve bazı yerleşim yerlerinde sizleri güvenlik güçleri koruyamıyorsa kendinizi korumak için değişik argümanlar üretiyorsunuz ki bunlardan biriside silah taşımaktır. Neyse şimdilerde silah taşınmasına karşıyım, bulundurma olabilir. Ama taşıma asla. Evinizde iş yerinizde silaha olan sevginizi giderebilirsiniz, silahınızı temizler, seyredersiniz, seversiniz, atış için poligonları kullanabilirsiniz. Ama artık silah taşımayı bırakalım lütfen. Bu yazıyı niye yazdım diye soran olursa söyleyeyim. Az önce bir arkadaşımın intiharını öğrendim ve keşke dedim keşke silahını taşımasaydı.