ADAM OLMAK MI ÂDEM OLMAK MI?
Andolsun, biz Ademoğlunu yücelttik, ikramda bulunduk ve keramet verdik; onları karada ve denizde (çeşitli araçlarla) taşıdık, temiz, güzel şeylerden rızıklandırdık ve yarattıklarımızın bir çoğundan üstün kıldık.(İsra /70)
Elalem ne der? Evet, bugünkü toplumun düsturu bu. Ya da yeni akım tabirle mottosu. Maalesef gelişen teknoloji ve yaygınlaşan sosyal medya ile de bu durum daha da desteklenir ve gözde hale geldi. İnsanlar topluma göre şekillenme derdindeler. Adam olma derdindeler. Eğer toplumun yanlış ve bozuk düsturlarını kabul eder ve buna göre bir hayat tarzı benimserseniz işte o zaman ‘adam oluyorsunuz. Ne yazık. Ama aynı toplum bugün övdüğünü yarın yerebiliyor. Bu bağlamda bakıldığında aslında toplumunda ne istediğinin farkında olmadığı ortada. Peki ne istediğini bilmeyen bir toplumun ne istediğini bilmeyen bir ferdi olmak mı yoksa ne istediğini bilen ve sadece tek gerçek ölçü olan Kuran ayetlerine ve ayetler doğrultusunda şekillenen ahlaka göre mi bir insan olmak?
Tabii ki doğru olan Kuran ahlakına uygun bir hayattır. İşte o zaman adam olmak zorunda kalmazsınız ve adam olmak için toplumun garip baskısından ve isteklerinden kurtulursunuz. Toplumun çoğuna uymak veya onlara göre yaşamak doğru yolda olduğunuzu göstermez. Allah bir ayette bunu şöyle belirtiyor:
Yeryüzünde olanların çoğunluğuna uyacak olursan, seni Allah'ın yolundan şaşırtıp-saptırırlar. Onlar ancak zanna uyarlar ve onlar ancak 'zan ve tahminle yalan söylerler.'(Enam 116)
Görüldüğü gibi toplumun çoğunluğu hayatı şekillendiriyormuş gibi görünse de aslında çoğunluğun Kuran ahlakı çerçevesinde hiçte doğru bir yolda olmadığı ortadadır. Ve toplumun bizlere doğruymuş gibi sunduğu ve adam olmamız için bize dayattığı çoğu şeyin bir aldatmadan başka bir şey olmadığı ortadadır.
Peki, doğru olan nedir? İşte doğru olan adam olmak değil Âdem olmaktır. Âdem olmak için de Kuran ahlakı çerçevesinde hareket etmemiz gerektiğini Allah bize bildirmektedir. Allah Âdem olanın üstün olduğunu ve doğru yolda olduğunu belirtiyor. Adam olanın değil.
Elaleme göre değil de Rabbil Âlemine göre bir hayat doğru bir hayattır. Böylece hem dünya hayatında hem de ahiret hayatında iyiye ve güzele kavuşmanın yolu açılmış olacaktır.
Kuran ahlakına göre yaşamak insanda bir rahatlık ve ferahlık meydana getirir. İnsanın aklı açılır. Doğru ve yanlışı topluma göre değil Kurana göre anlamaya başlar. Allaha tevekkülü tam olur. Çünkü toplumun gereksiz ve boş tehdit algısı onu etkilemez. Her şeyin bir kader çerçevesinde olduğunu bilir. Hayatına sevgi hâkim olur. Toplumun sevgiden, saygıdan ve kaliteden yoksun sadece çıkar amaçlı hayat anlayışı onu etkilemez. İşte bu nedenden dolayı özellikle yeni nesli adam olarak değil Âdem olarak yetiştirecek eğitim verilmelidir.
Sonuç olarak insanın dünya ve ahiret mutluluğu Kuran ahlakına göre bir yaşamla Âdem olmaktan geçiyor. Yoksa toplumun adam olma kriterleri hiçbir zaman insanı dünyada da ahirette de mutlu edecek bir kavram ve anlayış değildir. Kuran ahlakına göre yaşayan ve Âdem olan bir insanın dünyası da ahireti de Cennet olur İnşaAllah. Âdem olmak takvayı, takva ise mutmain olmuş nefsi getirir. Ve Cennete mutmain olmuş nefis girecektir.
Ey mutmain (tatmin bulmuş) nefis, Rabbine, hoşnut edici ve hoşnut edilmiş olarak dön. Artık katıl has kullarımın arasına ve cennetime gir.(Fecr Suresi 27-30)
Gökmen UÇAK
Psikolojik Danışman-Yazar