​ÇÖZÜM GÖRÜNÜMLÜ TÜRKİYE’Yİ BÖLME PLANI

ÇÖZÜM GÖRÜNÜMLÜ TÜRKİYE’Yİ BÖLME PLANI


​ÇÖZÜM GÖRÜNÜMLÜ TÜRKİYE’Yİ BÖLME PLANI

ÇÖZÜM GÖRÜNÜMLÜ TÜRKİYEYİ BÖLME PLANI

Son günlerde gündemi meşgul eden tehlikeli bir durum var. Pkk silah bırakacak, Apo teröristleri ikna edecek, Apoyu da Ahmet Türk başta olmak üzere DEM ikna edecek.

Mevzu ne? Güya Türkiye de Kürt sorunu varmış da bu sorun çözülecekmiş.

Öncelikli olarak Kürt sorunu kavramı kimin tarafından ortaya atıldı onu bilmek gerekir. Bu bilindikten sonra bu işin amacını da anlamak hiçte zor değil. Kürt sorunu kavramı; Wall Street Journalde Morton Abramowitz ile ortak makale yazan Türkiye uzmanı Prof. Henri Barkey, ABDnin eski Ankara Büyükelçisi Morton Abramowitzin isteği üzerine Haziran 1997de bir Kürt sorunu raporu hazırlamıştı. CIA Orta Doğu Şefi Graham Fulleri de yanına alan Henry Barkey, raporda PKKya af getirilmesini ve siyasete girmesinin gerektiğini belirtiyor. Barkey imzalı raporda, bir de ABDnin PKK sorunu için o dönemde cesur bir lider arayışnda olunduğu belirtiliyor. İşte rapordaki o cümleler: Sivil politik liderler çok zayıflar ve Kürt sorununa girmeyi arzulamıyorlar. Türkiyede bu sorunu askeri olmayan yöntemlerle çözme cesaretini gösterecek lider yoktur.

Bu raporun hemen ardından bu isimler 1998 tarihinde Turkey's Kurdish Question(Türkiyenin Kürt Sorunu) isimli kitabı çıkardılar.

Peki, bu isimler kimdir? Çok kısa bilgi vereyim. Pkk elebaşı Apo için firari olduğu dönemde İtalyada kalabilmesi için referans mektubu yazan Henri Barkeydir. Graham Fullerın da fetö elebaşı Fetullah Gülene yeşil kart verilmesi için Pennsylvainadaki federal yargıca bir referans mektubu gönderdiği bilinmektedir. Yine bir önceki süreçte Uluslararası Kriz Grubu Türkiye Direktörü ve şimdiki Birleşmiş Milletler direktörü olan Hugh Pope; Türkler, Pkk elebaşı Öcalanın uluslararası bir podyumda barış ödülünü kabul ettiği olası bir senaryoyu tahayyül etmek durumunda"diye konuştu. Konu ile alakalı haberin detaylarını inceleyebilirsiniz.

Görüldüğü üzere dün olduğu gibi bugün de bu ajanlar iş başındadır. Ve bu ajanların bağlı olduğu yer İngiliz Derin Devletidir. Bu ajanlar İngiliz Derin Devletine bağlı olan İngiliz istihbaratı tarafından eğitilmiştir. İngiliz Derin Devletine bağlı Chatham House ve Tavistock enstitüde de eğitim almışlar ve İngiliz derin devletinin hedefteki ülke olarak gördüğü Türkiyeye operasyon çekme peşindedirler. Bu nedenle de Türkiye topraklarını bölme ve Necip Türk Milletini parçalayarak kardeşi kardeşe düşman etmek istemektedirler .

Chatham House tüm raporlarında pkk ya da terör örgütü ifadelerinin yerine hep Kürtler tanımı kullanılmaktadır. 2011 yılı raporunda: Kürt sorunu Arap baharı gibi bir devrime dönüşebilir, denmiştir. Bu rapordan sonra 6-8 Ekim olayları yaşanmıştır. Ve pkk olaylara dahil olmuştur. Ve rapordaki diğer iddialar şöyledir:

Kürt probleminin varlığı, Türkiyenin hala Millet haline gelemediğini gösteriyor.

PYDnin ideolojik lideri Abdullah Öcalandır.

Suriyedeki Kürt nüfus Arap Milliyetçisi ve baasçı rejim tarafından yıllarca ezildi. (Son zamanlarda Suriye de yaşananları göz önüne alalım) Bu nedenle Kuzey Irak benzeri özerk bir yapı bekliyor(PYDnin desteklenmesi )

İngiliz derin devleti olduğunu teşhis etmek daha da kolaylaşacaktır. Bunu anlamak bizlere hem zaman, hem imkân, hem güç kazandıracaktır. İngiliz derin devletinin ülkeleri parçalama stratejisinin sevgisizlik, kuşku, ayrılık, öfke ve manevi boşluk kavramları üzerine kurulu olduğunu akılda tutmak gerekmektedir.

İşte bu nedenle toplumumuza gereksiz yere kuşku düşüren, sevgisizliği perçinlemeye çalışan ve en önemlisi bizi manevi değerlerden uzaklaştırmaya çalışan her hareketin, bir deccal hareketi olduğunu anlamamız gerekmektedir. Böyle durumlarda Türk Milleti atak davranmalı, sağduyulu olmalı ve özellikle ülkemiz içinden seçilmiş ajan yancıların kirli provokasyonlarından uzak durmalıdır. Ülkemiz topraklarında İngiliz derin devletinin oyunlarının sahnelendiği zamanlar bizim için daima kenetlenme zamanlarıdır.

Pkk silah bırakır mı? Gelin bunu bugün medet umulan elebaşı aponun ağzından öğrenelim.

Elebaşı Apo ayakta kalabilmek için silahlı mücadelenin ve silahlı propagandanın şart olduğunu ve bunun mutlaka uygulanması gerektiğini şu sözlerinde açıkça ifade etmiştir:

Silahlı mücadele, halk ayaklanması ve örgütlenme son derece iç içe gelişen, birbirlerini zorunlu kılan özelliğe sahiptirler.(Abdullah Öcalan, Seçme Yazılar, 1. Cilt, sayfa 195)

CIA ile masaya oturdular 06 Mayıs 2010 / 23:42 tarihli Yeniçağ gazetesi haberi

Selahattin Demirtaş ve Ahmet Türk, istihbaratçı Henry Barkey ile BDPnin Washington bürosunun açılışında buluştu. PKK temsilcisi otonomi(Özerk Devlet)istedi
Kürt açılımının mimarı ajan Barkeyin de katıldığı açılışta otonom idare talep edildi.

ABDden PKK açılımı
Washingtonda CIA ajanı Henry Barkeyin de katılımıyla terör örgütü için temsilcilik açıldı. Burada konuşan BDPliler PKKnın muhatap alınması gerektiğini ve otonomi(Özerk Devlet) istediklerini bir kez daha tekrarladılar
Otonom(Özerk Devlet) olmak istiyoruz
CIA ajanı Prof.Dr. Henri Barkeyin sunduğu ve Carnegie Endowment adlı düşünce kuruluşunda düzenlenen toplantıda soruları yanıtladı. Türkiyedeki Kürtler ne istiyor? sorusuna karşılık Ahmet Türk, burada kültürel haklardan başlayarak Kürt nüfus yoğunluğunun bulunduğu bölgede otonom (Özerk Devlet) olmak istediklerini söyledi. Demirtaş, PKKnın Kürt sorunu çözümünde dikkate alınması gerektiğini belirtti. Ahmet Türk ise, eğer PKK, Kürt sorununda bir aktörse PKKnın da değerlendirilmesi gerekir dedi.

Sonuç olarak İngiliz derin devleti Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve Necip Türk Milletini zor duruma düşürmek için elinden geleni yapmaktadır. Fakat ne Türkiye Cumhuriyeti Devleti ne de Necip Türk Milleti bu entrikalara boyun eğecek durumdadır.

Şartlar ne olursa olsun bu oyunların tamamı boşa çıkacak Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Necip Türk Milleti, Türk İslam Birliğine öncülük ederek tüm dünyaya sevgiyi, barışı, huzuru ve mutluluğu hâkim kılacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE.