Ülkemizde Türk Dili ve edebiyatı öğretimine elli altı yıl katkı sağlayan Dr. Öğretim Üyesi Rasim Özyürek İlk, orta ve lise öğrenimini doğduğu ilçede, yüksek öğrenimini Bursada, Ankarada ve Baküde tamamladı İvriz öğretmen Okulundan 1965 yılında mezun oldu. Sonra ara vermeden yüksek öğrenimimi Bursa Uludağ Üniversitesinde Türkçe öğretmenliği bölümünde tamamladı. Alanında Hacettepe ve Ankara Üniversitelerinde yüksek lisansını tamamladı. Sonra doktora çalışmalarıma Ankara üniversitesi ve Bakü Devlet Üniversitesinde tamamladı. Sırasıyla Dr, Yardımcı doçent, doçent ve ilimler doktoru oldu. yayınlanmış 13 kitabı, yüzü aşkın makalesi ile Türk eğitimi ve öğretimine büyük katkıları oldu. İlkokul öğretmenliği ve müdürlüğü Konya Bozkır ve Bursada Yenişehirde yaptı. Sırasıyla Sinop Türkeli Ortaokulu Türkçe öğretmenliği, Müdür yardımcılığı, müdürlük görevlerinden sonra Niğde Çiftlik Ortaokulu Müdürlü Niğde Endüstri Meslek Lisesi Edebiyat öğretmenliği, Müdür Yardımcılığı, İl düzeyinde genel teftişten sonra Niğde Milli Eğitim Müdür Yardımcılığı, Ankara Örgün Yüksek Öğretim Daire Başkanlığında Teftiş ve Tahkikatlar şube müdürü, MEB İlköğretim Genel Müdürlüğünde Birim Müdürü, Bakanlık Müşaviri, MEB Genel Sekreterliğinde Bakan müşavirliği, MEB Özel Eğitim Kurumları Genel Müdür Yardımcılığı, Çankaya Lisesi Türkçe Öğretmenliği, Hacettepe Üniversitesi Türkçe Dersleri Düzenleme Kurulu Başkan Yardımcılığı ve öğretim Görevlisi, Bilkent Üniversitesi Bölge Ülkeleri Kurs Programları Direktörlüğü Direktörü, Bilkent Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Türk Dili ve Edebiyat Öğretmenliği öğretim üyesi olarak çalışmakta olan Dr.Rasim Özyürek Evli ve iki kızı, iki torunu bulunmaktadır.
TÜRKİYE ÜNİVERSİTELERİNDE YÜKSEK ÖĞRENİMLERİNİ TÜRK DİLİYLE YAPAN YABANCI UYRUKLU ÖĞRENCLERE DÖRT TEMEL BECERİYİ KAVRATMAK
*Prof.Dr.Rasim Özyürek
Bu araştırmanın amacı, yabancıların yabancı dilde (Türkçe) öğretim konusundaki yazılı ve sözlü anlatımlarında, yaptıkları yazım, hatalarını ortaya koymak, dersi okutan öğretim elemanlarına yardımcı olmak ve bu hatalara çözüm önerileri getirmek için kaleme alınmıştır.
Yabancılara Türkçe öğretiminde dört temel beceriyi, dil öğretim elemanlarınca yabancı uyruklu öğrencilere iyi kavratmak gerekiyor.Yabancıların toplum ve öğrenim yaşamlarında dinleme öğretiminin çok önemli bir yeri vardır. Türkçe öğretimi süresince Türkçe öğrenen yabancı uyruklu öğrencilerde derslerde iyi dinleme alışkanlığını kazanamadıkları görüyoruz. Bu öğrenciler toplum ve öğrenim yaşamlarında pek başarılı olamıyorlar. Onun için dil öğretmenlerin yabancıların Türkçe öğretimlerinde onları iyi bir dinleyici olarak yetiştirmeleri gerekmektedir. Bilindiği gibi dinlemenin Türkçe öğretiminde çok önemli bir rolünün olduğunu yabancılara Türkçe öğreten öğretim elemanlarının rolleri önem arz eden bir konudur. Yabancı uyruklu öğrenciler birçok bilgileri, becerileri ve tutumları dinleyerek elde ettikleri dil öğretmenleri tarafından iyi bilinmelidir. Dil öğreten öğretim
*Dr.Öğr.Üyesi Rasim Özyürek Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi
elemanları karşılıklı konuşma, tartışmalı toplantı, konferans okunan bir öğretici ve yazınsal metni dinleme yabancı dil öğrenen öğrencilere çok faydalı deneyimler kazandırdığı unutulmamalıdır.
Öğrencilere dinleme türleri hakkında basit, çarpıcı bilgiler verilmelidir. Yabancılara Türkçe öğreten öğretim elemanları öğrencilerin bir metni incelerken öğrencilerin istekli ya da isteksiz, rastgele, amaçlı, disipline ya da güdülenmeye dayalı dinleme, konularında bilgiler iyi verilirse yabancı uyruklu öğrenciler de dinleme öğretimi gerçekleşebilir.Yapılan incelemeler sonucunda yabancı dil olarak üniversitelerimizde Türkçe öğrenen öğrencilerin dinleme yetenekleri farklıdır. Türkçe öğreten öğretim elemanları Türkçe öğretiminde çeşitli yöntem ve teknikleri iyi bilmeliler. Bütün öğrencilerin dinleme yeteneklerini belirli bir düzeye getirmeleri için çaba göstermeliler. Türkçe dersi veren Türkçe öğretim elemanlarının da iyi bir dinleyici olmaları gerekmektedir. Dinlemeyi güçlendiren, bedensel, ruhsal, psikolojik, etmenler üzerinde de üniversitelerimiz Türkçe öğretim merkezlerinde öğretim elemanlarının bilgi sahibi olmaları gerekmektedir.
İkinci temel beceri Okuma öğretimidir. Yabancı uyruklu öğrencilerin okuma hazırlığı ile okuma gücü ve de alışkanlığı bakımında çok yetersiz oldukları görülmüştür. Üniversitelerimizde okuyan yabancı uyruklu öğrencilerin yalnız okuma öğretiminde değil diğer temel becerilerde de sorunlar yaşadıklarını görüyoruz. Yabancı uyruklu öğrencilerin okuma yeteneklerinin geliştirilmesi gerekiyor. Yabancı uyruklu öğrencilere yabancı dil olarak Türk dilinde öğrendikleri her sözcüğün zihinlerindeki görsel bir imgesinin bulunması akıllardan çıkarılmamalı. Yabancı uyruklu öğrenciler okuma öğretiminde bir yazının anlamını doğru ve çabuk kavrayabilmeleri, dil öğretmenleri de okumada temel amaç, bir yazının anlamını doğru ve çabuk kavratmasını bilmelidir.Yazıda geçen sözcüklerin, cümle ve paragrafların taşıdığı kavram düşüncelerin iyice ayırt edilmesi, karşılaştırılması ve yeniden biçimlendirilmesi gerektiği asla unutulmamalıdır. Okuma öğretiminde yabancı uyruklu öğrencilere okuma becerisi ve alışkanlığı kazandırılması gerekiyor. Okuma, zihinsel,ruhsal, fizyolojik yönleri ağır basan karmaşık bir süreçtir.Yabancı uyruklu öğrencilere Türkçe öğreten öğretim elemanlarının okuma yöntemlerini çok iyi bilmeleri gerekiyor. Özellikle metinde geçen kelimeleri yabancı uyruklu öğrencilerin anlayarak okumaları gerekiyor. Yabancı uyruklu öğrencilere yabancı dil olarak Türkçe öğretiminde okuma becerisi ve alışkanlığının geliştirilmesi kaçınılmazdır. Bilindiği gibi okuma becerisi ve alışkanlığının geliştirilmesi ile anlama yeteneği arasında sıkı bir ilişki vardır.
Üçüncü temel beceri konuşma öğretimidir. Konuşmanın insan yaşamındaki önemi çok büyüktür. Yabancı uyruklu öğrencilerin düşündüklerini, duyduklarını, görüp yaşadıklarını etkili bir biçimde anlatma becerisi anlaşılır, açık bir Türkçe ile doğru etkili bir biçimde sözle anlatma beceri ve alışkanlığını kazandırmak üniversitelerimizin Türkçe öğretim merkezlerinde dil öğretim elemanları tarafından kazandırılması gerekmektedir. Bütün bu saydıklarımızın amacına ulaşabilmesi için ortak dil, ortak kültür ve ortak yaşamın konuşanla dinleyen arasında olmalıdır. Yabancı uyruklu öğrencilere konuşma öğretiminde Türkçe öğretim elemanlarınca konuşmaktan çok öğrenciyi konuşturmak gerektiği iyi bilinmelidir.Türkçe öğretim merkezlerinde öğretim elemanlarının neyi, nerede, ne biçimde, ne zaman, ne kadar söyleyeceğini kavratmak, öğretmek gerektiği konusunu iyi bilmeleri gerkmektedir. Bu merkezlerde çalışan öğretim elemanları kendi kendilerine sormalılar. Acaba Türk dili öğretim elemanı olarak ben öğrencilerime düzgün,doğru,güzel, etkili konuşma ve özelliklerini öğrencilere kazandırabildim mi? Sorusunu sormalıyım. Kazandıramamış isem nedenlerini araştırmam gerekir. Öğrenciler bir konuyu anlatırlarken konuyu dağıtmaktalar. Bunun için bu öğrencilere bu konuda ne söyleyeceklerini sıraya koymamalarından ileri geldiği düşünülmektedir. Yabancı uyruklu öğrencilerde çabuk düşünebilme becerisi, yeteneği kazandırmada yarar var. Bazı öğrencilerin sözlü anlatımlarında bazı sözcükleri açık anlaşılır bir şekilde söyleyemediklerini, vurgu ve tonlamayı yerinde yapamadıklarını görüyoruz. Vurgu ve tonlama iyi öğretilmeli. Bilindiği gibi bir metni doğru düzgün ve etkili konuşma bir yetenek değil, bir beceri işidir. Eğer öğrencilerinizin yapacağı konuşmalarının
içten, doğru, ve canlı ve doğal olmasına dikkat etmek gerekir. Dil sade ve doğru kullanılmalı, kullandırılmalıdır. Ses tonu iyi ayarlanmalı. Sözcüklerin anlam farklılıkları telâffuzla belirlenebilmeli. Öğrencilere zengin bir söz varlığı kazandırılması gerekmektedir. Yabancı uyruklu öğrencilere ders veren öğretim elemanlarına bir tavsiyem olacak.Türkçe öğretilirken konuşma öğrencileri konuştur. Yanlış söyleyiş hataları öğretim elemanları tarafından anında öğrenciyi kırmadan, dökmeden düzeltmeler yapılmalıdır.
Dördüncü temel beceri yazma öğretimidir. Yabancı uyruklu öğrencilerin yazılı anlatım güçleri istenilen düzeyde olmadığı gözümüze çarpıyor. Yabancı uyruklu öğrencilerin düşünce ile yazma arasında çok sıkı bir ilişkinin olduğu gerek öğretim elemanlarınca gerekse yabancı uyruklu öğrenciler tarafından iyi bilinmelidir. Düşünmesini bilen yabancı uyruklu öğrenciler sözlü ve yazılı öğretimde başarılı olurlar. yabancı uyruklu öğrencileri zihinlerinde konu iyi belirlenirse öğrenciler yazılı anlatımlarında da başarılı olacaklardır. İyi düşünemeyen yabancı uyruklu öğrenciler yazılı anlatımlarında da konuyu yazıya dökemeyeceklerdir. Burada yabancı uyruklu öğrencilerin zekâlarını iyi kullanmaları gerekiyor. Bilindiği gibi insanlar düşünerek öğrenirler bildikleri kadar düşünürler. Yabancı uyruklu öğrencilerde düşünmeyi dört ana başlık altında toplayabiliriz. 1.Gözlem ve algılama, burada söylenenler zamanla unutulur. Gösterilirse hatırlayabilirler. Bunları yaptırırlarsa öğrenirler.2. Bellek (bilgi saklama) 3. Bilgileri analiz etme ve değerlendirme (mantık)4.Gözde canlandırma, geleceği görebilme, fikir üretme (yaratıcılık) İnsanoğlu nun beyni iki yarım küreden oluşuyor. Sol beyin küreciği matematik,dil,mantık gibi işlevleri dile getirir. Mantığın merkezidir. Sağ beyin küreciği de hayal gücü,resim, müzik ve duygu fonksiyonları yapar Sağ beyin küreciği de yaratıcılığın merkezi olduğu unutulmamalıdır. Bu iki yarım küre de birbirinden bağımsız davranamaz. İnsan oğlunun bilgiyi depolaması kişiden kişiye göre değişebilir.Yabancı uyruklu öğrenciler kendilerine yarayacak bilgileri önem sırasına göre sınıflandırabilirler. Bilgi ve uyarıların belleğe alınması sağ ve sol beynimizin işbirliği ile gerçekleştiğini unutulmasın. Yabancı uyruklu öğrencilere sınıfta yazma ortamı hazırlanmalı. Bu ortam hazırlanmazsa amaca asla ulaşılamaz. Yabancı öğrenciler öğretim elemanlarınca motive edilmelidir. Öğretim elemanlarınca yabancı uyruklu öğrencilerin iç dünyaları iyi tanınmalı. Öğrencilerin yazma ve yaratma güçleri öğretim elemanlarınca harekete geçirilmeli. Yabancılara Türkçe öğretim dersi bilgi dersi değil, birtakım alışkanlıkları kazandırma dersi olduğu uslardan çıkarılmamalı. Öğrencilerin duyma,düşünme,yaratma,hayal kurma yetilerini geliştirmek gerekir.Öğrencilere doğru cümle kurdurma alışkanlığını kazandırmak gerekir. Yabancılara Türkçe dersi veren öğretim elemanlarının özel öğretim metot ve tekniklerini yerli yerinde kullanmalılar. Düz anlatım, soru cevap, çözümleme, tüme varım ve tümden gelim , küme çalışmasını, gösteri, oyunlaştırma, gözlem ve inceleme yöntemlerini öğretim elemanlarının yerli yerinde kullanmaları asla unutulmamalıdır. Öğrencilerin yazılı anlatımlarında daha başarılı olmaları için derslerde yazma çalışmaları yapılmalıdır. (Haber Merkezi)