Konya'nın Halkapınar ilcesine bağlı tarihi İvriz köyünde Av.Şevki Yiğit tarafından yıllardır gerçekleştirilen eylemlerinin organize suç örgütüne mi, yoksa hukuk sıkandalına mı benzediğinin tesbiti için hem HSYK’dan hem de Ceza İşleri Genel Müdürlüğünden müfettiş gönderilmesini talep ettik. Batılı ve yerli bilim insanlarının tabiri ile kutsal mekan İvriz köylüsü yıllardan beri Av. Şevki Yiğit tarafından gerçekleştirilen ve olağandışılık içeren eylemlerinden rahatsız olduklarını sık sık gazetemize getiriyorlardı. Basın kuruluşu olarak biz de ihlal edilen yasalardan halkın rahatsız olup ulvi bir kurum olan yüksek adalete buruk baktıklarını gündeme getiriyorduk. Ancak, yedi yıldan beri tek başımıza verdiğimiz mücadeleden bir sonuç alamıyorduk. Bir çözüm yolu ararken geçtiğimiz 17 Aralık 2013 tarihinde ortaya çıkan yolsuzluk olaylarını görsel ve yazılı basından izlerken gelişen olayların mücadelemize bir ışık teşkil ettiğini gördük. Bu ışıktan esinlenerek suç örgütünün nasıl oluştuğunu bir deneyimli avukata sorduk. Avukatların her birisi farklı farklı görüşler ifade ediyorlardı. Aldığım görüşleri bir araya getirdiğimde Av.Şevki Yiğit’in eylemlerinin I7 Aralıkta orkaya çıkan suç örgütüne benzer tarafları olduğu kanısına vararak suç örgütünün oluşmasında izlenen yolları tesbit ettim. Yaptığım tesbitlere göre bir kişi tasarladığı eylemini gerçekleştirmek için ulaşacağı hedefe giderken öncelikle önüne çıkacak engelleri bertaraf eder. Kimini sustur, kimini de ikna ederek hedefine ulaşır. Av. Şevki Yiğit hedefine ulaşmak için daha akılcı davranıyor. Adliye bilgisini kullanıyor. Akılcı bir tavırla eylemlerini adliyeye sokuyor. Örneğin birilerini susturarak ya da ikna ederek işkal ettiği kamu malının tapusunu almak için davalar açıyor. Davayı kazanmak için türlü senaryolar oluşturuyor. Hem adliye mensuplarının hem de yargıtay mensuplarının zamanlarını meşkul ediyor. Öyle olaylar oluyor ki halkın kafasında “DEVLET NEREDE” sorusu oluşuyor. Halkapınar jandarması ile kurduğu dostluk nedeni ile köylüler sesini çıkaramıyor. Buna bir örnek vermek gerekirse Konya-Ereğli adliyesinde yargılaması devam eden bir dosya var. Şevki Yiğit, mülk sahibi malmüdürlüğünü ikna ederek değerli bir piknik alanını önce işkal etmiş, sonra da buranın tapusunu almak için dava açmış. Burada keşifler yapılmış, bilirkişiler oluşmuş, dosyalar dolusu evraklar oluşmuş. Yukarıda ifade ettiğimiz gibi hem adliye mensuplarının hem de yargıtay mensuplarının zamanları telef olmuş... Söz konusu dosyanın içeriğinden benim bol bol teşekkür almam gerekirken suçlu konumuna düşürülmüşüm. 0 nedenle kendimi savunmak zorunda bulunuyorum. Benim talebim şudur: Talep ettiğimiz müfettişler gelsin. Şevki Yiğit'in piknik alanlarına, orman sahalarına, sit alanlarına, kamu mallarına yaptığı tecavüzün suç örgütüne mi? yoksa hukuk sıkandalma mı benzediğini tesbit etsin. Çevre halkının yüksek adalete olan güveni kırılmasın... Yüksek Yargıç Sayın Ahmet Hamsici'ye, 2011 yılında kamu adına bir talebim oldu. Talebimi değerlendirip Ereğli ye ikinci bir sulh ceza mahkemesi açılmıştı. Halkı rahatsız eden bu konuda da kendilerinin gönderdiğim belgeleri tetkik hakimlerine inceleteceğine ve mutlaka müfettiş göndereceğini inanıyorum. Yine yüksek yargıç sayın Metin Kıratlı’nın da İvrız’deki olayların bir hukuk sıkandalına benzeyip benzemediğin tesbiti için gönderdiğim belgeleri değeİendireceklerine ve müfettiş göndereceklerine inanıyorum.. Eski Müze Müdürü Hasan CAN
HSYKdan Müfettiş istedik