Kışın soğuk ve kirli hava, rüzgar gibi dış etkenlerin yanı sıra, sağlıksız beslenme de çocukları yatağa düşürüyor. Çocuklarda en sık görülen kış hastalıklarının başında nezle, grip ve orta kulak iltihabı gibi üst solunum yolu enfeksiyonları geliyor.
‘Kış hastalıkları' denilince akla ilk olarak; kışın iklimsel, sosyal ve fiziksel değişikliklere bağlı olarak ortaya çıkan veya sıklığı artan hastalıklar geliyor. Kış hastalıklarının çoğunluğunu enfeksiyon yani mikrobik hastalıklar oluşturuyor. Ereğli'de Özel Muayenehanesinde hasta kabulünü sürdüren Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Zafer Yılmaz Ertürk, çocuklarda kışın sıklıkla grip, nezle, orta kulak iltihabı, bademcik enfeksiyonu ve sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarının ve daha nadiren bronşit, bronşiolit ve zatürre gibi alt solunum yolu enfeksiyonlarının görüldüğünü söylüyor. Solgun, çocuklarda kışın görülen üst solunum yolu hastalıklarını anlattı...
BESLENME ÖNEMLİ FAKTÖR
Kışın hastalığa yakalanma ihtimali, her çocuk için, dış etkenler ve değişken nedenlerle farklılık gösterir. Sağlıklı beslenmeyen çocuklar, kış hastalıklarından en çok etkilenen çocuklardır. Kışın vücut direncini düşüren bazı faktörler şöyledir: Soğuk hava nedeniyle fiziksel stresin daha fazla görülmesi Soğuğa bağlı olarak cildin kuruması Burun ve ağız içini döşeyen mukoza dokularının kuruması Koruyucu mekanizmaların iyi çalışamaması Beslenmede daha ağır ve sağlıksız besinlere yönelme Aktivitenin azalması Gelin şimdi de kış hastalıklarını inceleyelim...
NEZLE (SOĞUK ALGINLIĞI):
Soğuk algınlığıyla grip çoğu kez karıştırılır. Soğuk algınlığı, çeşitli virüsler tarafından oluşturulan hafif seyirli, üst solunum yolları bulgu ve belirtileriyle seyreden ve dünyada en fazla görülen hastalık tablosudur. Soğuk algınlığına yaklaşık 200 virüs neden olur. Olguların üçte birinden rinovirüsler sorumludur. Diğer pek çok virüs, başka organ ve sistemlerde enfeksiyon meydana getirirken, başlangıçta soğuk algınlığına benzer belirtilere yol açabilir. Nezle her mevsim görülebilmekle beraber en sık kış aylarında ortaya çıkar. Bunun en önemli sebebi, kalabalık ortamlarda yaşamdır. Özellikle kreş ve okula giden küçük çocuklar risk altındadır. Tedavisinde belirtilere yönelik olarak ağrı kesiciler, burun akıntı ve tıkanıklığını giderici ilaçlar, öksürük ilaçları kullanılır. Antibiyotiklerin yararı olmadığı gibi, solunum yollarındaki yararlı bakterileri baskılayarak zararı bile olabilir.
GRİP:
Grip, yaşamı tehdit eden hastalıkların kapısını açar. 'İnfluenza' ismindeki bir virüsün sebep olduğu, üst ve alt solunum yollarını tutan ve tüm vücudu etkileyen son derece bulaşıcı bir enfeksiyondur. Dünyanın her bölgesinde, her yaşta görülebilen bu hastalık; hasta kişilerin öksürme, hapşırma ve konuşmaları sırasında dışarı saçtıkları küçük damlacıklarla bulaşır. Ayrıca virüs bulaşmış kişilerin elleriyle temas etmek, o kişiyle öpüşmek, hasta veya taşıyıcı kişinin tuttuğu telefon ahizesi, kapı kolu ve havlu gibi eşyalar da hastalığı bulaştırabilir. Özellikle ev, okul, kreş, iş yeri, toplu taşım araçları gibi mekanlarda kolayca bulaşabilir. Kişinin virüsle karşılaştığı sıradaki direnci güçlüyse hastalığı hafif bir ateş ve kuru öksürükle atlatabilir. Ancak iş ve sosyal ortamından kopmayan kişiler bulaştırıcılıkta önemli rol oynar. Yatak istirahatinin yanı sıra ağrı kesici ve ateş düşürücüler, burun akıntısını azaltan ilaçlar ve eğer 24-48 saat içinde alınabilirse antivirüs ilaçlar, gribin kolay atlatılmasını sağlar. Halk arasındaki antibiyotiklerin gripte etkili olduğu inanışı yanlıştır; aksine solunum yollarımızdaki yararlı bakterileri baskılayarak zararlı etkilere bile yol açabilirler.
FARENJİT:
'Farinks' adı verilen boğaz kısmının iltihabıdır. Eğer farenjit yeni oluşmuş ve şiddetli belirtiler gösteriyorsa, buna akut farenjit denir. Akut farenjit, üst solunum yolu enfeksiyonlarının bir parçası olarak görülür ve sebebi genellikle virüslerdir. Ancak bazen bakteriler de bu hastalığa yol açabilir. Bazı kimyasal maddeler ya da tahriş edici maddeler (alerji, geniz akıntısı, kuru ve kirli hava), burun tıkanıklığı, aşırı sıcak ve soğuk yiyecekler, diş ve bademcik iltihapları, geniz eti, reflü de farenjitin oluşmasında rol oynayabilir. Tedavide ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaçlar, alerji düşünülen hastalarda antihistaminikler, burun açıcı spreyler, öksürük kesiciler ve büyük çocuklarda ağız gargaraları kullanılabilir.
DİRENCİ DÜŞÜKSE DİKKAT! BADEMCİK İLTİHABI (TONSİLLİT):
Bademcik iltihabının nedeni, 'Streptokok' denilen bakterilerdir. Genellikle aile, kreş, okul ya da kalabalık bir ortamdan çocuklara bulaşır. Bu bakteriler bademciğe (tonsil) gelerek yerleşir. Eğer çocuğun direncinde bir düşüklük varsa orada enfeksiyon yapar. Bazen çocuğun direncini düşüren neden, önceden geçirmekte olduğu bir nezle olabilir. Bu nedenle de önce nezle bulguları çıkar ve sonra bademcik bulguları devam eder. Hastada nezleden daha fazla miktarda ateş yüksekliği, çok belirgin halsizlik, boyun lenf bezelerinde şişme, kusma, bazen deride kırmızı lekeler görülür. Boğaz muayenesinde bademcikte beyaz iltihap odakları fark edilir. Bademcik geçince bazı hastalarda eklem romatizması ve böbrek iltihabı gibi komplikasyonlar çıkabilir. Bu nedenle bademcik geçiren çocuklarda eklem ağrısı, devam eden halsizlik, çarpıntı, göğüs ağrısı veya kırmızı renkli idrar çıkışı varsa hemen doktora başvurulmalıdır.
KRUP (YALANCI KUŞ PALAZI):
Krup, özellikle 6 ay ile 3 yaş arası çocuklarda sonbahar sonu, kış ve bahar aylarında görülen virüslerin neden olduğu bir üst solunum yolu enfeksiyonudur. Bu yaş grubunda salgın şeklinde görülür. Yarattığı solunum sıkıntısı tablosuyla anne-babaları korkutur. Krupta, büyük havayollarının iltihabi reaksiyonu, özellikle ses tellerinde ödem olması ve mukus birikimi belirtilerine yol açar. Küçük çocuklarda havayolları dar olduğundan solunum sıkıntısı görülür. Hasta büyük bir çocuksa soğuk algınlığı belirtileri gösterebilir. Çocuk özellikle geceleri ani başlayan solunum sıkıntısı ve havlar tarzda kaba bir öksürükle uykudan uyanır. Nemli hava ve buhar verilerek çocuk rahatlatılır. Evde buhar makinesi yoksa banyoda sıcak suyu açıp kapıyı kapatarak oluşturulan buharlı ortamda çocuğun 5-10 dakika kalması sağlanır. Serin havalarda pencereyi açıp dışarının havasından nefes almasını sağlamak da rahatlatıcı olur.
ORTA KULAK İLTİHABI (OTİT):
Akut orta kulak iltihabı, tekrarlayan bir hastalıktır ve 7 yaşına kadar tüm çocukların üçte birinden fazlası en az beş kez akut orta kulak iltihabı (AOM) atağı geçirir. Hayatın ilk iki yılında tüm çocukların yüzde 90'ında en az bir saptanmış AOM mevcuttur. Orta kulak hastalıklarında en önemli faktör, östaki tüpünün fonksiyon bozukluğudur. Östaki tüpünün geniz bölgesine açılan ucunda bulunan mukozada oluşacak ödem ve negatif kulak içi basıncıyla geniz bölgesinde bulunan iltihabik olayların orta kulağa yayılımı kolaylaşır. Tedavide antibiyotik kullanılır. Doktor gerekirse kulak zarından girerek iltihabı boşaltır; bu da çocuğu bir nebze olsun rahatlatır.
SİNÜZİT:
Kafatasının daha çok ön bölümünde bulunan içi hava dolu boşluklar olan sinüslerin biri, birkaçı ya da hepsinin iltihaplanması durumunda sinüzit meydana gelir. Sinüzit, baş ağrısına neden olabilir. Ancak günlük yaşamda karşılaşılan baş ağrılarının küçük bir kısmını sinüzitler oluşturur. Sinüzit tedavisinde; sinüslerin havalanmasını kolaylaştıran dekonjestanlar (tablet, süspansiyon ve burun damlası şeklinde) ile antibiyotikler kullanılır.