​ DR. MEHMET DEMİR: EREĞLİ BU KADAR KÖTÜ ANLATILAMAZDI

Yıllar öncesinin Ereğlisinde bunlar olmazdı


​    DR. MEHMET DEMİR: EREĞLİ BU KADAR KÖTÜ ANLATILAMAZDI

Konyada görev yapan Ereğlili Doktorlarımızdan Mehmet Demir, doktorlar gurubunda ilginç bir yazının paylaşıldığını, bunu gazetemiz ile paylaşmak istediğini söyledi.

Dr. Mehmet Demir yazısına, Sevgili Bahri bey bir doktor arkadaş ilgi yazıyı bana gönderdi üzüldüm tabi

Ereğlimize yakışmayan durumları dilegetirmiş olay nezaman olduysa hiçde hoş değil yetkililerin duyarlılığına arz olunur demiş.

İŞTE O YAZI:

Abi bir doktor arkadaş yazmış: Bugün eşime birlikte Konyanın Ereğli ilçesini gezdik. Gezi çok güzeldi ancak karşılaştığımız birkaç olayı anlatmadan edemeyeceğim. Öncelikle trafik maganda dolu. Kırmızı ışık olmasına rağmen şahin, murat marka arabalar sürekli kornalara basarak beni taciz etti. Eşim bir caminin lavabosuna girmek istedi. İçerisi bira koktuğu için daha zemine inmeden hemen dışarı çıktı. O sırada gelen bir amca söylene söylene o tarafa gitti. Neden söyleniyorsun dedim. E bir iki lira ataydınız dedi. Kullanmadık ki para atalım dedim. E ben bir şey mi söyledim diyerek yine kızdı gitti. Oradan geçen bir başka amca burnundaki bütün sümüğü gayet rahat bir şekilde caminin önündeki meydana boşalttı. Kore parkına gittik. İçeri girdikten sonra parkın ortasında bir amcanın üzerini topladığını gördüm. Meğer daha az evvel parkın içerisine küçük abdestini yapmış. Güpegündüz, etrafta o kadar insan, kadın ve çocuğun arasında, parkın orta yerinde abdestini yapmış. Öyle akli dengesi bozuk görünmüyor, gayet normal görünüyor. Çok şükür onu anlayabiliyoruz. Gözünün içine baktım, hani bir şey desin de kavga edeyim diye. Yaşlıyım, hastayım zaten diyerek yanındaki bisiklete binip gitti. Madem hastasın otur evinde, bisikletle gezebiliyorsun ama. Tuvaletin geldiyse evine git, bir camiye git. Parkın orta yerinde kadınların, çocukların arasında tuvaletini yapmak da nedir! Oradan bir pastaneye gittik. Kasada bir tane amca, işaret parmağının yarısını göstererek: bu şekilde bir tatlı var ondan istiyorum dedi. Tezgâhtaki abi tek tek tüm tatlı tepsilerini çıkarıp gösterdi. Yine de amcanın istediği tatlı bulunamadı. Kapıyı çarpıp çıktı, çıkarken de: tatlıyı söylüyorum bön bön bana bakıyor diye söylendi.

Yahu bunlar ne büyük kabalıklar, ne büyük nezaketsizlikler, ne büyük ahlaksızlıklar! Esas önemli olan ise bunları yaparken yaşlı olmalarına sığınmaları. Yaşlı demek canının istediğini yapmak, insanlara sokakta eziyet etmek, parkın ortasına tuvaletini yapmak, önüne gelen insanın kalbini kırmak demek değildir. Yaşlı insanların daha halim selim, daha anlayışlı, daha nezaketli olması gerekir. Yaşlı insanların kendinden küçüklere iyi örnek olması gerekir. Otobüste yer vermeyen gençlere, banka sırasında öndeki kişilere terbiyesiz, ahlaksız demesini çok iyi biliyorlar. Ama iş toplumsal ahlak kurallarına uymaya gelince ben yaşlıyım diyip en akla gelmez ahlaksızlıkları yapmasını biliyorlar. Olmaz kardeşim olmaz. Bu böyle olmaz.

Ekleme: fakülteyi Konya'da okudum. Çok güzel insanlar tanıdım orada. Bu olaylarda mesele Konya değil. Bu olaylar hemen her şehirde yaşanıyor. Burada önemli olan, bu şekilde davranan çok sayıda kişi var ve bunları yaparken de "yaşlılığı" bahane gösteriyorlar.