DİKKAT!!!
Sevgili okuyucularım sizleri sevgi ve saygı ile selamlıyorum.
Bildiğiniz üzere Rusya iki küçük kasaba şehrinin bağımsızlığını bahane ederek Ukraynayı işgale başladı. Ukraynanın birçok şehri abluka da veya işgal edilmiş durumda. Bunun hemen öncesinde Rusya ve Ukrayna savaşının gerekli olduğu yönünde Dünyada algı operasyonları gerçekleştirildi. Peki, Rus işgalinin asıl hedefi nedir? Ve gerçekte işgalin arkasında kim var? Ve bu işgalin Türkiye ile ilişkisi nedir? Tüm bunları sizlere aktarayım. Daha önceki yazılarım da özellikle üzerinde durduğum ve dikkat çektiğim İngiliz Derin Devleti bu işgalin asıl planlayıcısı ve müsebbibidir.
İngiliz Derin Devleti neredeyse 200 yıldır Türk Milletini tarih sahnesinden doğrudan ve dolaylı bir şekilde silmeye çalışmaktadır. Bu süreç dâhilinde tüm dünyayı sarsan iki dünya savaşını da pervasızca çıkarmaktan çekinmemiştir. Fakat birinci dünya savaşı sonrasında Mustafa Kemal Atatürk doğrudan, ikinci dünya savaşında da Türkiyeyi savaşa girmemesine vesile olarak İngiliz Derin Devletinin bu planlarını suya düşürmüştür.
Ama İngiliz Derin Devleti hiçbir şekilde bu planlarından vazgeçmemiştir. Doğrudan veya dolaylı her türlü ajanlarını da kullanarak illegal işlerle Türkiye onlar için hedef olmaya devam etmektedir. Suriye meselesi dahi bu çerçevede düşünülmelidir. Ve Rus işgali artık bu planlar için büyük bir adım olmuştur. Çünkü bakıldığında Rusya 2014 yılında Kırımı ilhak etmiştir. Şimdi de Ukraynayı işgal ederek diğer bir liman kenti olan Odesa da işgal edilecek. Rusya, İngiliz Derin Devletinin piyonluğunu yaparak Türkiye üzerinde oynanan oyunlara zemin oluşturmaktadır. Ayrıca şu durumda dikkat çekicidir. Ukrayna sınırına ABD ve NATO birçok asker ve askeri teçhizat yığmıştır. Bu kadar asker ve teçhizat Rusyaya karşı kullanılmayacaksa ki kullanılmadı o zaman amaç nedir? Dedeağaça yapılan ABD askeri yığınağı ne anlama geliyor? Ve tabi işgalin başlamasıyla birlikte Ukrayna Ankara büyükelçisi Bodnarın Boğazları kapatın talebi.
Bu talebin ardından BBC(aslında İngiliz Derin Devleti) adına çalışan güya gazeteci Yalda Hakim, AjAN Boğazlarla ilgili tweet atıyor. Tweetin içeriği şu şekilde: Akdeniz'i Karadeniz'e bağlayan Çanakkale ve İstanbul boğazlarını kontrol eden Türkiye, Ukrayna'nın acil taleplerine rağmen, Rus savaş gemilerinin boğazları kullanmasını yasakladığını kamuoyuna açıklamadı.
Kullanılan dile ve üsluba bakar mısınız? Sanki Türkiye Ukraynanın işgalini istermiş gibi bir algı oluşturmaya yönelik. Özellikle Boğazlara dikkat çekilerek, Boğazların kontrolünün Türkiye de olması dünya için sıkıntılı bir durum mesajı vermeye çalışıyor. Peki, Yalda Hakim kimdir? Afgan kökenli olan bu kişi özellikle homoseksüel destekçisi ve Türk düşmanıdır. AJANDIR . İngiliz Derin Devletinin beyni olan Chatham House tarafından yönlendirilen biridir. İşte böyle bir kişinin bu tweeti atmasının arkasında hiçte masumane bir amaç aranamaz.
Tüm bu bilgiler ışığında baktığımızda asıl hedefin Türkiye olduğu nettir. Bu işgal bahane edilerek üçüncü dünya savaşı başlatılacak ardından önce Boğazlar sonra da tüm Türkiyenin işgal edilmesi için çaba gösterilecektir. Bunu mümkün görmeyen ya da komplo teorisi olduğunu iddia edenler olabilir. Ama unutmayın ki Rusyanın işgalinden önce sözüm ona gazeteci ve uzman çıkıp olur mu öyle şey niye girsin Rusya, ABD, Avrupa buna müsaade etmez gibi laflar ediyorlardı. Ne oldu sonuç? Hepsi boşa düştü. ABD başkanı bir açıklama yaptı. Bu işgalin gideceği yer ya yaptırımlar ya da üçüncü dünya savaşı dedi. Yaptırım nereye kadar? İngiliz derin devleti tüm dünyayı üçüncü dünya savaşı için ikna etmeye çalışıyor. Ve bunun propagandasını doğrudan ve dolaylı yoldan yapıyor. Ki bu gerçekleşecektir. Çünkü Peygamber Efendimiz SAVin hadislerinde Melhamei Kübra, Hristiyan ve Yahudi kaynaklarda Armagedon diye geçen savaş üçüncü dünya savaşıdır. Ve anlaşılıyor ki bu süreç yaklaşıyor. Yaklaşan bu süreçte yetkililer acil olarak her mahallede 150 kişilik milis güçleri oluşturulmalı ve özellikle Necip Türk Milletinin bilinçli olması süreci çok iyi analiz etmesi ve tedbirini alması gerekmektedir. Bu süreçte en önemli gücümüz birlik ve beraberliğimizdir. Dünya tarihi boyunca şanlı Türk devletini ve Necip Türk Milletini ayakta tutan ve her daim diri olmasına vesile olan Milli ve Manevi değerlerine bağlılığı ile birlik ve beraberliğidir.
Korkma Sönmez Bu Şafaklarda Yüzen Al Sancak
Sönmeden Yurdumun Üstünde Tüten En Son Ocak
O, Benim Milletimin Yıldızıdır Parlayacak
O Benimdir O Benim Milletimindir Ancak
Asel UÇAK
Araştırmacı-Yazar