Sağlık hizmetleri her toplum için vazgeçilmez bir temel ihtiyaçtır. Ancak ülkemizde sağlık sistemi, 20 yıldır uygulanan yanlış sağlık politikaları nedeniyle sorunlar yumağı haline gelmiştir. Üstelik Covid-19 süreci ile bu problemler çok daha fazla artmış ve derinleşmiştir. Bugün, sağlık sektöründe çalışan, hasta bakıcısından başhekimine, sağlık teknikerinden hemşiresine kadar tüm sağlık çalışanlarının çözülmeyi bekleyen çok önemli sorunları vardır.
Covid-19 salgının başından itibaren ülkemizdeki sağlık çalışanları toplum sağlığı için kendi hayatlarını riske atmıştır. Uzun saatler boyunca, evlerine gitmeden, ailesini, yakınlarını göremeden, fedakarca görev yapan sağlık çalışanlarının talep ve beklentileri hakları ödenmez sözü ile geçiştirilmiştir. Sağlık çalışanlarının ekonomik koşullarını düzeltecek tek bir adım bile atılmamış, özlük haklarında da hiçbir iyileştirme yapılmamıştır. Türkiye Büyük Millet Meclisine bir torba kanun içinde getirilen doktorların mali ve özlük haklarına ilişkin düzenlemeler, kapsamının genişletileceği bahanesi ile geri çekilmiştir. Söz konusu maddelerin geri çekilmesinin üzerinden 3 ay geçmiş olmasına rağmen, sağlık çalışanlarının maaşlarını iyileştirecek, çalışma koşullarını düzeltecek hiçbir düzenleme TBMMye getirilmemiştir. Sonuç olarak özveri ile mesleğini yapan sağlık çalışanlarının hakları ödenmez denilmiş ve gerçekten de sağlık çalışanlarının hakları ödenmemiştir.
Covid-19 salgını ile sorunları derinleşerek daha büyüyen sağlık çalışanları, daha iyi çalışma ve yaşam koşulları için çareyi yurtdışına gitmekte bulmaktadır. Son10 yılda yurtdışına giden doktor sayısı yaklaşık 25 kat artmıştır.
Yaşadıkları sorunların çözülmeyerek daha da artması sonucunda çareyi yurtdışına gitmekte bulan doktorlara, Cumhurbaşkanı tarafından; yurtdışında giden doktorlara Giderlerse gitsinler denilmiştir. Türkiyenin akademik açıdan en başarılı gençleri arasından seçilen, uzun yıllar eğitim alan, her türlü zorluk karşısında mücadele eden, canımızı emanet ettiğimizdoktorlarımızın, ülkemizde kalmalarını sağlamak iktidarın görevidir. İktidarın görevini yerine getirmek yerine Giderlerse gitsinler şeklinde doktorları hedef göstermesi kabul edilemez bir yaklaşımdır.
Sağlık çalışanlarına verilen sözler derhal yerine getirilmelidir. Ekonomik şartları iyileştirilmeli, çalışma koşulları düzeltilmeli, sağlıkta şiddetin engellenmesi için daha etkin yasalar çıkarılmalıdır.
Bu duygu ve düşüncelerle tüm sağlık emekçilerinin 14 Mart Tıp Bayramını kutluyor, başta salgın döneminde kaybettiğimiz sağlık çalışanlarımız olmak üzere, görevleri başında hayatını kaybeden bütün sağlık çalışanlarını minnet ve rahmetle anıyorum."
Cumhuriyet Halk Partisi
Ereğli İlçe Başkanı