Kamuyounda "Kadir Şeker" davası olarak bilinen, şehrimizde meydana gelen bir hadisede şiddet mağduru olduğunu düşündüğü bir kadın vatandaşı korumak maksadıyla ortaya çıkan arbedede cinayet fiili sanığı olarak yargılanan Kadir Şeker'in yargılandığı davada verilen karar kamu vicdanı ile örtüşmemektedir.
Elbette ki hukuk kuralları toplumsal tepkilerden ari olarak somut olayı değerlendirmek ve ilgili fiil hakkında ceza tayin etmek noktasında mahkemelere yetki ve görev tanımlamaktadır. Ancak böylesi olaylarda verilen kararların hiç şüphesiz toplumun tamamını etkileyen bir yönü olduğu unutulmamalıdır.
Mahkemenin bugün verdiği karar ile dosya kapsamında kasten adam öldürme suçunu temel alması ve alt sınırdan uzaklaşılmasına halihazırda bir anlam verilememiştir. Mahkemenin gerekçeli kararı açıklandığında verilen kararın hangi değerlendirme ile alındığı ortaya çıkacaktır.
Ancak toplumsal beklenti dosya kapsamında meşru müdafaa kabul edilmese bile somut olaya uygun daha makul bir değerlendirme yapılması yönündedir. Elbette ki bir cinayetin işlenmesini kimse makul kabul edemez. Bir insanın canına kastedilmesini hiçkimse de doğru saymaz. İnsan hayatına kastın cezasız kalması da talep edilemez. Bahsi geçen olayda olayın öncesinin ve sürecinin sağlıklı değerlendirilmeksizin salt bir "cinayet" eylemi olarak değerlendirilmesi de doğru değildir.
İçinden geçtiğimiz bu hassas dönemde kadına yönelik şiddet ve şiddetin her türlüsünün toplumda yaygınlaştığı bu ortamda şiddete önlemeye dönük insani tepkilere verilecek cezaların da bu oranda makul olması beklenmektedir.
Ümit ediyoruz ki istinaf ve yargıtay aşamasında daha hakkaniyetli bir karar verilerek hem işlenen eylemin cezalandırılması temin edilir hem de toplumsal vicdanın da makul göreceği bir ceza takdir edilir.
Av. Gökhan Tozoğlu
İYİ PARTİ KONYA İL BAŞKANI
Bu Haber Hakkında Ne Söylemek İstersiniz?
UYARI: T.C. kanunlarına uymayan, konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren, inançlara saldıran, şiddete teşvik eden ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.